30 Ağustos bir milletin emperyalizme karşı zaferini ilan ettiği gündür. Biliyoruz ki bu kutlu güne gelmek hiç kolay olmamıştı onlar için; öyle ki ,işgal kuvvetleri yurdumuzu işgal etmeye başladığında, tüm ulusumuzun üzerinde adeta kara bir bulut kaplıydı. Atalarımızın tüm kutsal değerleri büyük tehdit altındaydı ve vatanımız düşmanların kontrolüne geçmişti. Vatan toprağında büyük bir korku ve panik hakimdi.
Ama bir önder vardı, bir komutan… İşgalci ülkelerin donanmaları İstanbul Boğazı’na ulaştığında donanmalara dönerek kendinden emin bir şekilde “Geldikleri gibi giderler” diyordu o önder. 19 Mayıs 1919’da bu sözünü gerçekleştirmek adına, silah arkadaşlarıyla Anadolu’daki direnişi başlatmak ve milletimizi örgütlemek için Samsun’a ayak bastı. Amasya’da, Erzurum’da, Sivas’ta onun sözleri, bu yüce milletin yeminine dönüşmüştü. Kararlıydılar, gerekirse bu uğurda can verecek yine de düşmana bir karış toprak vermeyeceklerdi.
Ankara’da Büyük Millet Meclisi’nin kurulmasıyla Kuva-yi Milliyeciler hep bir ağızdan yemin ediyordu. Aynı şekilde ülkemizin dört bir yanında, Doğu cephesinde, Maraş’ta, Urfa’da, İnönü’de, Sakarya’da yer gök inliyordu “Ya İstiklal ya ölüm!” diye..
Tarihler 26 Ağustos’u gösterdiğinde, Kocatepe’nin mehtaplı gölgesinin düştüğü meydanda sessizce beklemekteydi yiğitler. Gözlerinde Ege, yüreklerinde umut, dualar Allah’a, gönüller tepedeki adama mühürlenmişti. Bedeni yüreğine az, fikri ufka dar, ruhu siluetinden büyük bir adama…
Bir avuç hür toprak için ölmeye yemin vermiş evlatlar, Büyük Taarruz’un şehidi, kahramanı olacak ve bir ulus ebediyen bağımsız kalacaktı.
Şimdi bayramlarımızı ve bazı değerlerimizi gözden çıkarma çabası içinde olanlar bilmelidir ki, bizim damarlarımızda zaferler vardır. Bizim kanımızda zaferi bayram yapmak vardır.
Bizim mayamızda Cumhuriyet vardır. Bizim için zafer Emperyalizme karşı mücadelenin adıdır. Ezilmiş halkın baş kaldırışıdır. Buradan dost düşman herkese haykırıyoruz. Türk tarihinin en önemli dönüm noktalarından olan Kurtuluş Savaşı’nı zafere götüren ve bugünkü Türkiye Cumhuriyeti sınırlarının çizilmesini sağlayan Büyük Taarruz’un kendisidir. İşte biz bu yüzden zaferin adına bayram diyoruz. Bayramlarımızı kutlamamıza takılmışlar, Atamızın adını hutbelerde anmaz olmuşlar; bizler bu vatan için toprağa düşenlerin bize bıraktığı onur ve gururla bayramlarımızı ömrümüzün sonuna kadar kutlamaya, Mustafa Kemal Atatürk adını sonsuza dek haykırmaya devam edeceğiz. Zaferleri kazananlar kutlar, kaybedenler değil.
Bu büyük zaferi kazanan, bu güzel vatanı bizlere armağan eden başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi minnetle ve saygıyla anıyoruz. 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun.
BAŞKAN DİNÇER'İN 10 KASIM ATATÜRK’Ü ANMA GÜNÜ MESAJI
Rektör Arıbaş: Üniversiteyi sizlerle birlikte yöneteceğiz
VATAN KAHRAMANLARINA EBEDÎ BİR VEFA DURAĞI ŞEHİTLER MÜZESİ 2 YAŞIN...
KGK “5. Küresel Medya Buluşması” Alanya’da Başlıyor
KÜLTÜR KONAĞI PROJESİNDE ÇALIŞMALAR SONA YAKLAŞTI
DUAYEN GAZETECİ AHMET ERBAŞ, VEFATININ 2. YILINDA DUALARLA ANILDI
AKSARAY’DA GAZZE’YE DESTEK YÜRÜYÜŞÜ YOĞUN KATILIMLA GERÇEKLEŞTİRİL...
"NİĞDE İLİM YAYMA CEMİYETİ VE İMAM HATİP LİSELERİ KURULUŞ YILDÖNÜM...